Devrimci Çözüm

Kültür ve Sanat Bürosu

 

"TOPRAK YARILDI; TOMURCUK ATTI KENDİNİ DIŞARI"

Emperyalizm çıkarı gereği, insana dair ne varsa yok ediyor. Dünya halklarına kan ve gözyaşı akıtma pahasına karına kar katıyor. Daha fazla, daha fazla kar uğruna ülkelerin yer altı yer üstü kaynaklarını, topraklarını yağmalıyor. Topraklar üzerinde yaşayan halkların sanatsal-kültürel değerlerini yok etmeye çalışıyor. insanlığın ürettiği tüm değerlere saldırıyor, emeğini sömürüyor. Ezilenlerin ulusal-sınıfsal bilinçlerini çarpıtmaya çalışıyor. "Yeni Dünya Düzeni" politikaları çerçevesinde "tarihin sonu geldi", "sosyalizm öldü", "yaşasın kapitalizm" sloganlarını işçi sınıfının ve emekçi tüm halkın beynine kazımaya çalışıyor. Tek tip insan yaratmayı hedefliyor. Egemenler "en iyi sistem kapitalizmdir" (!) diyor. Oysa kendileri de çok iyi biliyor ki, tüm çırpınışları sadece ömrünü biraz daha uzatabilmek için. Tüm bunlara rağmen, direnenlerin üzerine, tüm emperyalistler bir kez daha ölü toprağı serpmeye çalışıyor. Emperyalizmin "küreselleşme", "YDD" saldırılarına rağmen bilimsel sosyalizm, halkların umudu olmayı sürdürüyor. Postmodernist sivil toplumculuk, sivil insiyatif gibi son kertede emperyalizme kan pompalayan bu örgütlenmelerin karşısında, bilim, panzehir olmayı sürdürüyor.

Egemenlerin saldırı odaklarından olan kültür sanat-sanat alanı, her dönem, sınıflar savaşımında işçi sınıfının önemli bir mevzisi olmuştur. Özellikle 90’lı yıllardan bu yana ezilenler cephesinde devrimci mücadelenin, ideolojik tasfiye rüzgarı ile yüz yüze kalması sonucu, egemenler kendi yoz kültürlerini daha rahat yayma fırsatı buldular. Elbette ki herkes bu rüzgara yelken açmış değil. Ve elbette ki her şeye rağmen rüzgar her zaman egemenlerden yana da esmiyor; esmeyecek. Henüz sesi, etkisi herkesin duyacağı, hissedeceği ölçüde olmasa da işçi emekçi tüm halktan yana esen rüzgarlar var. Emperyalizmin "dev" saldırı dalgasına karşı, bir "dalga kıran" inşa ediliyor. Buradan, tüm ezenleri içine alıp yok edecek, bir devrimci dalga mutlaka geliştirilecek.

İşte, bu cüretkar misyonla çıkıldı yola Devrimci ÇÖZÜM kültür-sanat bürosu kurulurken. Son yıllarda emperyalistlerin "YDD" adı altında, halkların kültürünü sanatını, ulusal değerlerini yok edip kendi kültürünü yayma amaçlı saldırıları karşısında, devrimci kültür-sanatı yaratarak, yayarak bir "dalga kıran" oluşturulabilirdi ancak .. Emperyalizm, burjuva yoz kültürünü dayatarak yaymaya çalıştığı çirkinliklere karşı, ezilen halkların güzelliklerini koruyarak, devrimci kültür-sanatı üreterek ancak, oluşturulabilirdi bu "dalga kıran".

Önemli bir mücadele alanı olan kültür-sanat alanında, devrimci kültür-sanatı üretecek olan Halk Akademilerinin alt yapısını oluşturma hedefiyle oluşan Devrimci Çözüm KÜLTÜR SANAT BÜROSU 13 mart 2000 günü Taksimde açıldı. Sanatçı Ekrem ATAER ve Mehmet ESATOĞLU’ nun da katıldığı açılışta, yapılan konuşmalarda bin yıllardır egemenlerin, ezilenlerin bilincini körelterek geleceğini teslim almaya dönük saldırı ve baskı alanlarından biri olan kültür-sanat alanında devrimci kültür-sanatın üretileceği, yaşatılacağı, kitlelerin bilinçlendirilmesinde, üretken kılınmasında rol oynayacak böyle yerlere olan ihtiyacın önemine vurgu yapıldı. Konuşmalarda, burasının da bu perspektif doğrultusunda hareket edeceği, yarının toplumunun güzelliklerini, değerlerini oluşturmada bugünden atılan adımların önemli olduğuna değinildi. Bu noktada, emperyalizmin karşı-devrimci dalgasının önünde bir "dalga kıran" olma iddiasında, D.Ç Kültür Sanat Bürosu, yukarıda belirttiğimiz gibi cüretkar; ancak daha yolun başında olduğunun ayırdında olan, mütevazı bir adımdır.

Bilimin yönlendiriciliğinde devrimci kültür-sanat, sosyalizmi yeniden umut olarak yeşertip güçlendirecektir.

KÜLTÜR-SANAT SERVİSİ



Devrimci Cözüm
Kültür ve Sanat Bürosu

Hauptseite